Gebelik ve Miyom İlişkisi

GEBELİK VE MİYOM

Miyom rahim kasında meydana gelen iyi huylu kitlelerdir, halk arasındaki adı ‘ur’dur.  Kansere neden olma olasılığı oldukça düşük olduları için ‘iyi huylu’ olarak adlandırılırlar. Miyomların kötü huylu kitle olma ihtimali on binde bir yada ikidir. Kadınlarda oldukça sık görülen bu kistlere özellikle gebelik döneminde sık rastlanır. Araştırmalara göre 40 yaş üzerindeki  her  100 anne adayının dördünde rastlanabilecek bir durumdur. Bununla birlikte genç bayanlarda da görülmesi mümkündür. Miyomların büyük bir çoğunluğunun hiç bir belirtisi yoktur, genellikle jinekolojik muayene sırasında tespit edilir. Miyom anne dayının yaşı ile doğru orantılıdır. Yaş ilerledikçe gebelikte miyom görülme  olasılığı da artar. Miyomlar rahmin iç tabakasında, rahim kasları arasında veya dış yüzeyinde olabilirler. Hamilelikte miyomun gelişmesi, hamile olmayan bayanlara göre farklılık gösterir. Hamile kalma, hamilelik süreci ve doğum esnasında genelde promlem çıkarmazlar, fakat sıradışı bir durumda ciddiye alınmalı, yakından takip edilmelidirler.

Miyomların gebelikte neden olduğu riskler nelerdir? 

     Çoğunlukla gebelikten öncesinde rahimde bulunan miyomlar hamileleik esnasında karın ağrıları şeklinde kendilerini belli ederler.  Miyomlar ender durumlarda gebeliğe engel olabilir. Gebelik esnasında görülen miyomun bazı problemlere neden olacağından anne adayı yakında takip edilmelidir. Gebelikte miyomun bulunduğu bölge ve büyüklüğü bu kitlenin ne derece zararlı olduğunu belirler.  Ancak önemli bir alanda yer edinmemişse zaman zaman ortaya çıkan kasık ağrıları dışında hiç bir etkileri yoktur.

     Zararlı olan miyomlar tekrarlanan düşüklere, bebeğin anne karnında  anormal bir pozisyonda yerleşmesine, plasentanın erken ayrılmasına, doğum sonrası uzun süreli kanamalara neden olabilir. Bütün bu riskler sezeryan ile doğum gerektirdiği için, miyomu olan anne adaylarında sezeryan ile doğum yapma oranı yüksektir.  Özellikle büyük miyomlar ve rahim ağzına yakın olanlar normal doğumu oldukça zorlaştırır ve bebeğin başından değil farklı pozisyonlarda gelmesine neden olabilir.

     Eğer miyomlu rahimlerde sezeryan ile doğuma karar verildi ise, ameliyat öncesinde kan ve kan ürünleri ile kanın pıhtılaşmasına yardımcı olacak maddeler hazır bulundurulmalıdır. Çünkü anne adayının rahminde bulunan miyomlar sezeryan ile doğum esnasında ciddi kanamalara yol açabilir. Gebelikte daha fazla salgılanan östrojen hormonu miyomların gebelikte büyümesine neden olur. Özelikle 6 cm.den büyük olan kitleler daha çok büyümeye yatkındırlar. Gebeliğin yaklaşık olarak 22. haftasında miyomlar hızlı büyürler kan akışı yavaşladığından dolayı miyomlar yeterince beslenemez ve dejenerasyona uğrarlar. Bu durum  özellikle miyomun bulunduğu bölgede ağrı ve sonuç olarak erken doğuma neden olabilir. Gebelikte miyoma bağlı olarak en çok istenmeyen durum dejenerasyon (bozulma ) ve buna bağlı olarak gelişen ağrılardır. Bu tür ağrılara ağrı kesici, yatak istiharati ve bol sıvı tüketimi iyi gelecektir.   Miyoma bağlı olarak gelişebilecek olumsuz durumlardan dolayı anne adayı hem kendi sağlığını korumak hem de bebeğinin sağlıklı gelişmesi için bu konuya duyarlı olmalıdır. Miyoma bağlı olarak ağrı hisseden anne adayı her şiddetli ağrı esnasında doktoru ile iletişime geçmeli bu durum ihmal edilmemelidir. Gebelikte miyomlarla ilgili dikkat edilecek en önemli noktalardan biri de sezeryan esnasında miyomların alınmaması gerektiğidir. Bu ameliyat şiddetli kanamalara yol açabilir. Bu durum ise zaman zaman rahmin alınmasına neden olacak kadar tehlikeli olabilir.


facebook-paylas

Etiketler

Yorum Yok





Tibbiyardim.com Site İçi Arama:

Ana Sayfa

Anasayfa Anasayfa için tıklayınız !

Reklam